Tokenize edilmiş BlackRock ABD Doları Kurumsal Dijital Likidite Fonu (BUIDL) arkasındaki aracı kurum Securitize, BUIDL’yi Frax USD stablecoin için teminat olarak eklemeyi önerdi.
Bir Frax İyileştirme Önerisi (FIP) olarak sunulan öneri, ABD hükümet menkul kıymetlerine yatırım yapan BUIDL’yi bir rezerv varlık olarak kullanmanın avantajlarını vurguluyor.
Öneride belirtilen ana faydalar, getiri yaratma fırsatları, artırılmış likidite ve aktarılabilirlik ve dünyanın en büyük varlık yönetim şirketi BlackRock’un desteği sayesinde azaltılmış karşı taraf riski olarak öne çıkıyor.
Öneri Topluluk Oylamasına Tabi
Özellikle, BUIDL’nin teminat olarak eklenmesi topluluk oylamasına tabi olacak.
BUIDL gibi tokenize edilmiş gerçek varlıklar (RWA’lar) giderek daha fazla stablecoinler için teminat olarak kabul ediliyor.
Bu varlıklar maliyet verimliliği, hızlı anlaşma süreleri ve benzersiz yüksek getiri fırsatları sunarak stablecoin ekosisteminde cazip hale geliyor.
Öneride “Frax USD’nin faydasını, göreli güvenliğini ve kullanılabilirliğini sağlamanın yanı sıra, BlackRock ile çalışarak rezervler için karşı taraf riskini önemli ölçüde azaltabilir” ifadesi yer alıyor.
Sintetik dolar USDe’nin arkasındaki geliştirici Ethena Labs, 2024 yılının Eylül ayında BUIDL fonu ile desteklenen ayrı bir stablecoin, USDtb’yi piyasaya sürdü.
Karmaşık ticaret stratejilerine dayanan USDe’nin aksine, USDtb nakit ve kısa vadeli ABD hükümet tahvilleri ile aşırı teminatlandırılmış olup, ABD doları ile 1:1 oranında desteklenmektedir.
USDtb, 16 Aralık 2024’te faaliyete geçti ve ilk işlem gününde toplamda 65 milyon dolarlık kilitli değer elde etti.
Paralel olarak, BlackRock, BUIDL’nin kripto türev borsa platformlarında teminat olarak kullanımını destekliyor.
Varlık yöneticisinden yapılan haberlere göre, Binance, OKX ve Deribit ile BUIDL’nin platformlarına entegre edilmesi için görüşmeler yapılmış.
Bu adım, Tether ve Circle gibi geleneksel stablecoinlerin türev ticareti için teminat rezervlerindeki hakimiyetini zorlayabilir.
Ayrıca, BUIDL, merkeziyetsiz finans (DeFi) alanında da kullanılmaktadır. Elixir Protokolü’nün deUSD stablecoin’i artık Curve Finance üzerinde BUIDL’yi teminat olarak kullanarak basılabilmekte, Curve’nin likit havuzlarında diğer stablecoin’lerle kesintisiz değişim sağlayabilmektedir.
Tokenleştirme Pazarı 2030 Yılına Kadar 16 Trilyon Dolara Ulaşabilir
McKinsey & Company, tokenize edilmiş finansal varlıkların “soğuk bir başlangıç” yaptığını ancak yine de 2030 yılına kadar 2 trilyon dolarlık bir piyasa büyüklüğüne ulaşmasının beklendiğini bildirdi.
Bu arada, Küresel Finansal Pazarlar Derneği (GFMA) ve Boston Consulting Group’un bir raporunda, tokenleştirilmiş likit olmayan varlıkların küresel değerinin 2030 yılına kadar 16 trilyon dolara ulaşacağı tahmin ediliyor.
Daha muhafazakar tahminler yapan Citigroup, 2030 yılına kadar 4 trilyon dolar ile 5 trilyon dolar değerinde tokenize edilmiş dijital menkul kıymetin basılabileceğini öngörüyor.
Bu potansiyeli fark eden büyük şirketler, tokenleştirme alanında önemli adımlar atıyorlar.
Örneğin, Goldman Sachs, artan müşteri ilgisiyle bu yılın ilerleyen zamanlarında üç yeni tokenleştirme ürünü başlatmayı planlıyor.
Bazı protokoller, özellikle aktif kullanıcı sayısı açısından bu büyümeyi sağlama konusunda önemli bir rol oynadı.
Toucan ve KlimaDAO gibi dijital karbon pazar platformları ile gayrimenkul tokenizasyon protokolü Propy, önemli kullanıcı büyümesi yaşadı.
Hem kamuya açık hem de özel blokzincirlerinin çeşitli varlıkların dahil edilmesine tanık olduğuna dikkat çekmek önemlidir.