Tren Finance raporuna göre, gerçek dünya varlıkları (RWA) tokenizasyon pazarı 2030 yılına kadar 50 kat genişleyecek.
2024 yılında RWA tokenizasyon sektörü önemli bir ivme kazandı ve on yıl boyunca önemli bir ilerleme kaydetmek için konumlandı, raporda belirtildi.
Büyük finansal kurumlar ve danışmanlık firmaları, sektörün 4 trilyon dolardan 30 trilyon dolara kadar bir piyasa değerine ulaşabileceğini öne sürüyor.
Piyasa yaklaşık 10 trilyon dolar olan ortanca tahminine ulaşırsa, şu anda sabit paralar dahil 185 milyar dolarlık piyasa değerinden 54 kat artarak büyüme kaydedecektir.
Blokzincirinin Finansa Entegrasyonu Temel Bir Evrimdir
Tren Finance, blokzincir teknolojisinin geleneksel finansla entegrasyonu için büyük bir potansiyel olduğunu belirtti.
Bu trendin geçici değil, daha verimli ve erişilebilir bir finansal sisteme doğru temel bir evrim olduğunu savundu.
Endüstri geliştikçe, RWAların küresel finansal piyasaların önemli bir bileşeni haline gelebileceği, yatırım ve sahiplik yapılarını yeniden şekillendirebileceği önerilmektedir.
“Geleneksel finansın blokzincir teknolojisi ile entegrasyonu sadece bir trend değil, daha erişilebilir, verimli ve dinamik bir finansal ekosisteme doğru temel bir değişimdir.”
Potansiyel büyümeye rağmen, piyasa ağırlıklı olarak 170 milyar doların üzerinde bir değeri olan stablecoin’ler tarafından domine ediliyor.
Buna karşılık, tokenleştirilmiş menkul kıymetler ile hazinelerin toplam değeri sadece 2,2 milyar dolar seviyesindedir.
RWA protokol re.al’de ürün pazarlama müdürü olan Christian Santagata, RWA tokenizasyonunun çeşitli avantajlar sunduğunu söyledi.
Gerçek dünya varlıklarını blokzincir üzerinde getirerek, “işlemler daha hızlı, daha kolay, üçüncü taraf aracı kurumlardan bağımsız ve coğrafi sınırlamalar olmaksızın gerçekleşir.”
Santagata ayrıca RWA’ların merkezi olmayan finans (DeFi) ile entegrasyonunun önemli ilerlemeleri tetikleyebileceğini kaydetti.
“DeFi yenilikleri zaten finansal manzarayı yeniden şekillendirdi. RWA tokenizasyonu ile birleştirildiğinde, potansiyel çok büyük. Bu sinerji, sermaye verimliliğini artırır ve bu yeni gelişen pazar segmenti için tasarlanmış yeni finansal modelleri tanıtır.”
Tokenizasyon Pazarı 2030’a Kadar 16 Trilyon Dolara Ulaşabilir
Küresel Finans Piyasaları Derneği (GFMA) ve Boston Consulting Group’un bir raporu, tokenize edilmiş likit olmayan varlıkların küresel değerinin 2030’a kadar 16 trilyon dolara ulaşacağını tahmin ediyor.
Citigroup’un daha muhafazakar tahminleri bile 2030’a kadar 4 trilyon ila 5 trilyon dolar değerinde tokenize edilmiş dijital menkul kıymetlerin piyasaya sürülebileceğini ileri sürüyor.
Bu potansiyeli fark eden büyük şirketler, tokenizasyon alanında önemli hamleler yapıyor.
Örneğin, Goldman Sachs, artan müşteri ilgisiyle bu yılın sonunda üç yeni tokenizasyon ürünü başlatmayı planlıyor .
Bazı protokoller, özellikle aktif kullanıcılar açısından, bu büyümenin hızlandırılmasında önemli bir rol oynamıştır.
Toucan ve KlimaDAO gibi dijital karbon piyasası platformları ile Propy gibi emlak tokenizasyonu protokolü, kullanıcı sayısında önemli bir artış yaşamıştır.
Hem kamu hem de özel blokzincirlerin çeşitli varlıkların dahil edilmesini gözlemlerken, oldukça dikkat çeken örneklerden bazıları, Franklin Templeton’ın ABD Hükümeti Para Fonu’nun Stellar’dan Polygon’a genişlemesi, Backed Finance’in tokenize edilmiş kısa vadeli ABD hazine bonosu borsa yatırım fonu (ETF) başlatması ve UBS Varlık Yönetimi’nin Ethereum blokzincirinde bir tokenize para piyasası fonu (MMF) dağıtımıdır.
