Ripple kurucu ortağı Chris Larsen, Başkan Yardımcısı Kamala Harris’in başkanlık kampanyasına büyük bir katkı yaparak 1 milyon dolar değerinde XRP bağışında bulundu.
Federal Seçim Komisyonu dosyaları, Larsen’in 14 Ağustos’ta Harris’i destekleyen bir siyasi eylem komitesi olan Future Forward PAC’e bağış yaptığını ortaya koyuyor. Katkı, likidite edilmeyen 1,754,815.29 XRP tutarında ayni bir bağış olarak kategorize edildi.
Chris Larsen’in XRP Bağışı: Kampanya Finansmanında Yeni Bir Ufuk
Future Forward PAC, bağışlanan dijital varlıkları USDC’ye dönüştüren bir platform olan Coinbase Commerce’i kullanıyor.
Fox Business gazetecisi Eleanor Terrett, Larsen’in bağışını ilk kez rapor ederek Harris’in kampanyasına yapılan ilk kripto katkısı olarak tanımladı.
XRP ve 2024 Seçimi: Büyüyen Bir Trend mi?
Open Secrets verilerine göre, 31 Ağustos itibarıyla Future Forward PAC, 200 milyon doların üzerinde bağış topladı .
Öne çıkan bağışçılar arasında eski New York City Belediye Başkanı Michael Bloomberg, girişim kapitalisti Reid Hoffman ve kriptopara borsası Coinbase bulunuyor. PAC başlangıçta Başkan Joe Biden’ın yeniden seçim çabalarını destekliyordu ancak daha sonra Harris’in kampanyasına odaklandı.
Ayrıca, Tether kurucu ortağı Phil Potter, Senatör Elizabeth Warren’a karşı Jonathan Deaton’ın meydan okumasını destekleyen bir süper PAC olan Commonwealth Unity Fund’a neredeyse yarım milyon dolar bağışladı.
Potter, sektördeki diğer önde gelen isimlere, Ripple ve Gemini Kurucu Ortakları Cameron ve Tyler Winklevoss ikizlerine katıldı ve Deaton’ı desteklemek amacıyla bugüne kadar 2.5 milyon doların üzerinde para toplayan CUF’a da katkıda bulundu.
Kriptopara ve ABD Seçimi
Yaklaşan 5 Kasım seçimlerinde kriptoparanın rolü hızla gelişen ve tartışmalı bir mesele.
Geçen ay Harris, 80 sayfalık ekonomik planında dijital varlıklar konusundaki yaklaşımını açıklayarak yapay zeka ve dijital varlıklar gibi teknolojileri desteklerken tüketici ve yatırımcı korumasını da vurguladı.
Bu arada Cumhuriyetçi aday Donald Trump, ABD kriptopara sektörüne yönelik “yasa dışı ve Amerikan karşıtı baskıyı” durdurma sözü vererek sektöre daha olumlu bir duruş sergiledi.
